19° Açık

DMA İle Elektrikli Araç Teknolojisini Konuştuk

Röportaj - 8 Nisan 2015 20:14 A A

 Son dönemlerde dünyada elektrikli araç teknolojisinin geliştirilmesi yönünde ciddi adımlar atılmaya başlandı. Bir çok ülke bu teknolojinin gelişmesi ve geliştirilmesi için bütçelerinden ciddi teşvikler ayırdılar. Türkiye’de bu yarışa katıldı. Teknolojinin her ayağında farklı gereksinimler ve farklı ihtiyaçlar ortaya çıkıyor. Gelecekte Türkiye bu alanda önemli aktörlerden biri olmak istiyor. Derindere Motorlu Araçlar’da (DMA) bu yarışa ciddi bir giriş yaparak önemli adımlar atmış ve ciddi gelişme sağlamış durumda. Konu hakkında Derindere Motorlu Araçlar Kurucu Ortağı Önder Yol İle Elektrikli Araçlar teknolojisindeki DMA ve gelişmelere dair konuştuk.. 

Teknopark Medya: Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Elektrikli araç Projesini ilk olarak hayata geçirdiğiniz günden beri ne aşamaya gelindi? Kaç araç yollara çıktı? Tepkiler ne yönde?

 DMA- Kurucu Ortağı Önder YOL : 2006 yılından beri elektrikli araç teknolojileri konusunda Ar-Ge ve üretim faaliyetlerini sürdüren DMA, ülkemizde, menzili uluslararası standartların da üzerinde olacak şekilde elektrikli araç üreten ilk kuruluştur. Elektrikli tahrik sistemine sahip araçlar, bunların kontrol sistemleri, güç elektroniği, çevre ve doğa dostu araçlar üretimi, bunların destek sistemler (şarj üniteleri, vs) konusunda Ar-Ge çalışmalarımız sürmektedir. Bu çalışmalar kapsamında elektrikli araçlar için karoser, şasi, elektronik ve kontrol sistemleri tasarımları yapılmaktadır.

DMA olarak, 2012 yılı itibari ile yüzde yüz elektrikli otomobillerin üretimine ilişkin tüm izinleri ve Türkiye’den TİP onay belgesi alan ilk firma olarak, sektöre pek çok yenilik getirdik. Uzun süren Ar-Ge çalışmaları sonucunda, araçların çok daha kısa sürede şarj olmasını sağlayan hızlı şarj ünitesini dünyada ilk kez aracın içine entegre eden ilk elektrikli araç üreticisi olduk. Geliştirdiğimiz bu sistem sayesinde araçlarımız, istenilen her yerde şarj imkânına kavuştu. Bu sayede araç sadece 15 dakikalık şarjla 50 kilometrelik menzile ulaşıyor ve 90 dakika içinde tamamen şarj olabiliyor. Entegre hızlı şarj ünitesi sayesinde, şehir şebekesinden yapılara ulaşan 380 V’luk elektrikle, aracın pilleri 1,5 saatte tam kapasiteyle doldurulabiliyor.

Öte yandan menzil konusunda da dünya standartlarını belirleyecek kadar iddialı bir modelin daha üretimine başladık. Hali hazırda 36 kWh’lik piller sayesinde sunduğumuz 280 kilometrelik menzil ile en yüksek menzile sahip otomobillerden birini üretiyoruz. Bu başarımızı bir adım daha ileri götürerek isteğe bağlı olarak sunduğumuz 53 kWh’lik pil paketi tercih edildiğinde menzili 400 kilometrenin üzerine çıkarmayı da mümkün hale getirdik. Uzun Ar-Ge çalışmalarımız kapsamında ulaştığımız bu değerlerle, Türkiye’de satılan diğer elektrikli otomobillerin sunduğu menzili ise neredeyse iki katına ulaştırmayı başardık.

Şu anda Türkiye genelinde yüzlerce aracımız, toplamda milyonlarca kilometrelik bir yol kat etmiş durumda. Kullanıcılarımızdan gelen olumlu tepkiler de doğru yolda olduğumuzu net bir şekilde ortaya koyuyor. 

Teknopark Medya: Geleceğe yönelik olarak elektrikli araçlar hakkında ki hedefleriniz ve planlarınız nelerdir?

DMA- Kurucu Ortağı Önder YOL – Elektrikli araç pazarı tüm dünyada ülkelerin uyguladıkları teşvik mekanizmaları ve tüketicinin bilinçlenmesiyle doğru orantılı olarak hızla büyüyor. Bu ülkelerin başında da Çin geliyor. Biz de DMA olarak Çin’de stratejik önem taşıyan bir ortaklık kurduk. Dünyanın en büyük batarya üreticilerinden biri olan Çin devlet şirketi China Aviation Lithium Battery (CALB) ile Çin’de gerçekleştirilecek elektrikli otomobil geliştirme ve üretimi konusunda anlaşma imzaladık. Çin’den gelen, DMA elektrikli araçları Çin’de test etme talebi üzerine, Ar-Ge ve üretimi tamamen Türkiye’de yapılan araçlardan 2 tanesi Çin’e ihraç edildi. Elektrikli araç üretiminde dünya üzerinde söz sahibi olmak isteyen Çinli yetkililer, gönderdiğimiz araçları test ettiler ve araçlardan çok etkilendiler.

Dünyanın en büyük otomobil pazarına sahip olan Çin, 2017 yılından itibaren ülkede otomobil üreten şirketlere “%1 Elektrikli araç üretim ve satış şartı” getiriyor. Buna göre, 2017 yılından itibaren herhangi bir üreticinin, satışını gerçekleştirdiği araçların yüzde 1’i elektrikli olmaz ise diğer araçlar için belli bir miktar ceza ödemek zorunda kalacak. Çin sadece bu yılsonuna kadar yaklaşık 250 bin adetlik elektrikli araç üretimi hedefliyor. DMA elektrikli otomobil üretmek isteyen markalar için DMA teknolojisini Çin’e taşıyor.

Bataryaların, elektrikli araçların vazgeçilmez parçalarıdır. Bu konuda gerekli teknolojiyi geliştiremeyen şirketlerin başarıya ulaşması imkânsızdır. Elektrikli araçta başarıya giden yol, yazılım ve bataryadan geçiyor. Biz tamamen kendimize ait olan yazılımlarımız ile elektrikli araç üreticileri arasında saygın bir konumdayız. Sahip olduğumuz bu teknoloji, 2014 yılında gerçekleştirdiği 23.5 milyon adetlik toplam satışla dünyanın en büyük otomotiv pazarına sahip olan Çin’in de ilgisini çekti. Çin borsasına kayıtlı devlet şirketi olan CALB ile ‘CADMA’ adında ortak bir şirket kurduk. İmzalanan anlaşma çerçevesinde elektrikli araçlar için geliştirilecek tahrik sistemlerinin Ar-Ge ve üretim faaliyetleri Türkiye’de gerçekleştirilmeye devam edecek.  Çin’de üretim yapabilmek için yerel bir şirketle ortak olma zorunluluğu bulunuyor. Bu nedenle DMA teknolojisini kullanacak markalar arasında dünyanın önde gelen pek çok üreticisi de yer alabilir. Anlaşmaya göre, kendi otomobiline uygun şekilde elektrikli tahrik sistemleri geliştireceğimiz ve üretime entegre edeceğimiz her markadan, belli bir oranda Ar-Ge bedeli alınacak. Ayrıca CADMA ile çalışan her marka, belli adette bir üretim garantisi verilecek. Her araç başına da belli bir gelir hedefimiz var. CADMA, teknoloji ihraç eden bir şirket olarak 5 yıl içinde cirosunu milyar dolar seviyesine çıkaracak. Çin yerel pazarında faaliyet gösteren şirketlerin neredeyse tamamıyla görüşme halindeyiz. Bazı yerel üreticilerin araçlarını elektrikli hale getirmek için şimdiden birçok ön anlaşma imzaladık.

 Teknopark Medya: Müşterileriniz İstediği takdirde akaryakıtla çalışan araçların elektrikli araca dönüşümünü gerçekleştiriyor musunuz?

DMA- Kurucu Ortağı Önder YOL – Her aracın teknik alt yapısı birbirinden farklı olduğu için, elektrik alt yapısının uygulanması noktasında güvenlik ve verimlilik adına uzun süren bir Ar-Ge ve fizibilite çalışması gerekmektedir. Pillerin konumlandırılması, kablolama ve motor yerleşiminin, araç sıfırdan üretiliyormuş gibi düşünülerek, titiz bir mühendislik çalışmasıyla gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle DMA olarak, araç dönüşüm sistemleri dönüşümü gerçekleştirmeyi uygun bulmuyoruz. 

Teknopark Medya: Sektörden beklentiniz nedir? Nasıl bir Pazar öngörüyorsunuz? Elektrikli araç pazarına giren Google, Tesla gibi firmaların geleceğini nasıl görüyorsunuz?

DMA- Kurucu Ortağı Önder YOLÇin hükümetinin elektrikli araç geliştirilmesi ve üretimi konusunda aldığı radikal kararlar, küresel otomotiv endüstrisinde dengelerin değişeceğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Çin kaynaklarından aldığımız bilgilere göre, ABD’nin en büyük iki teknoloji şirketi, araçlarında kullanacakları piller için Çinliler ile görüşüyor. Ancak biz şu anda Türkiye olarak onlardan çok daha iyi bir noktadayız. Hatta şartlar oluştuğunda CADMA bünyesinde Türkiye’de bir batarya fabrikası kurulması konusunda da ön anlaşmamızı yaptık. Çinliler, Avrupa’da elektrikli araç üretiminde yaşanacak talebe karşı, Türkiye’yi AB’ye açılan kapı olarak gördüklerini ifade ettiler. Orta vadede hem iç hem de dış pazara üretim yapacak şekilde Türkiye’de batarya fabrikası kurmayı hedefleyebiliriz.

Teknopark Medya: 4×4 bir (SUV/jip) bir aracın motorunu elektrikli sistemle değiştirdiniz mi? Böyle bir dönüşümü hiç düşündünüz mü?

DMA- Kurucu Ortağı Önder YOL – Beylikdüzü’ndeki üretim ve parça tesisimizde yer alan Ar-Ge laboratuvarının dışında, İTÜ Ayazağa Kampüsü Teknokent’te yer alan Ar-Ge birimimizde de İTÜ’nün değerli araştırmacı akademisyenleri ile beraber çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Elektrikli araçların konvansiyonel araçlardan çok farklı olması, şasi ve karoser tasarımında farklı çözümler geliştirme zorunluluğunu da beraberinde getirmektedir. Bu noktada detaylı karoser tasarımı, üzerinde çalıştığımız Ar-Ge konularından birini oluşturmaktadır. Buradan yola çıkarak ölçeklenebilir bir platforma uygun, sedan, station wagon ve hafif ficari olmak üzere 3 tip araç ve farklı çekiş modları (4×2 ve 4×4) için tek şase tasarımı üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ayrıca olası çarpışma algılama ve aktif güvenlik, sürücüsüz kullanıma izin veren otonom sürüş sistemleri ve kullanıcıların cep telefonu ve tabletleriyle aracın tüm verilerine erişmelerine izin veren Connected Car gibi yenilikçi teknolojiler konusunda Ar-Ge faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Ayrıca ABD ve Avrupa’da, çeşitli üniversite ve Ar-Ge merkezleri ile de ortak çalışmalar yürütüyoruz. Sadece Ar-Ge üzerine çalışan yaklaşık 40 personelimiz bulunmaktadır. 

Önder YOL

Önder YOL

Teknopark Medya: Mevcut elektrikli araçların tavanına güneş enerji paneli uygulaması ile şarj etme ve enerji desteği imkanı var mı? Ya da uygulamayı düşündünüz mü? Şehir içi trafiğinde bu tarz bir araç nasıl sonuçlar verir?

DMA- Kurucu Ortağı Önder YOL – Özel tasarlanmış çok hafif ve tek kişilik araçlarda güneş paneli uygulamaları proje bazında üniversiteler arası yarışmalarda ve bilimsel çalışmalarda oldukça yaygın.  Trafiğe çıkan normal taşıma kapasiteli ticari olarak satılan elektrikli araçlar için ise güncel güneş panelleri ile 25m2 bir panel ile 8 saatte bir aracı şarj etmek mümkün. Bu tip güneş ve rüzgar gibi alternatif enerji ile çalışan şarj park alanları için prototip çalışmalarımız mevcut. Gelecekte, araca entegre için çok daha verimli paneller ile bir şarj desteği sağlanabilir.  Günümüzde ise her türlü araç üzerinde kullanılan paneller ile araç içinin serinletilmesine yönelik uygulamalar mevcut.  

Teknopark Medya: Elektrikli araçlara geçmenin ülke ekonomisine artısı ve eksisi sizce nedir?

DMA- Kurucu Ortağı Önder YOL – Enerji kaynaklarında yaşanan sorunlara, maliyet ve çevre faktörlerinin de eklenmesi ile birlikte elektrikli araçlar önemli bir alternatif olarak gündeme gelmektedir. Dolayısı ile elektrikli araçlar üzerine yapılan araştırma ve geliştirme çalışmaları her geçen gün hız ve önem kazanmaktadır. Elektrikli araçların, geleceğin en önemli ulaşım konseptlerinden birisi olacağına inancımız tamdır. Geliştirdiğimiz araçlar, üzerindeki bazı komponentlerin yerli üretim olmaması sebebiyle tamamen yerli sayılmasa bile, bizim DMA olarak temel hedefimiz, dünya ölçeğinde yerli elektrikli araç üreten ilk kuruluş olmaktır. Bu nedenle son 5 yıldır, teknik ve ticari yönü tüketici beklentilerini karşılayacak düzeyde elektrikli araçlar üzerine çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Yaptığımız çalışmalarla ülkemizle sınırlı olmayıp dünya ölçeğinde ortaya başarılı ürünler çıkarmayı hedeflemekteyiz. Bugün Türkiye’nin ilk ve tek TİP onay belgesine sahip elektrikli aracını üretip pazara sunan bir şirket olarak, global ölçekte elektrikli araç sanayinin ülkemizde oluşmasına, gelişmesine ve büyümesine önemli katkılar sağlamayı amaçlamaktayız.

Elektrikli araç üretiminin, yan sanayinin Türkiye’de oluşmasına ve sektörün büyümesine yardımcı olacağına ve beraberinde yeni istihdam alanlarının oluşacağına inanıyoruz. Türkiye’nin, dünyada elektrikli araç konusunda öncü bir yer edinmesi halinde ihracatta çok ciddi potansiyel elde edeceği ortadadır. Elektrikli araç kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte fosil yakıt ihtiyacı azalacak bu da ülke ekonomisine ve çevreci gelişmelere de katkıda bulunacaktır. Elektrikli araçların daha geniş kitleler tarafından kullanılır hale gelmesiyle birlikte, Türkiye ciddi bir katma değer ve tasarruf fırsatı yakalayabilir. DMA olarak katıldığımız İkinci Otomotiv Strateji Planı toplantısında 2015-2018 arasında Türkiye’nin kendi markası olan elektrikli aracı üretmesine yönelik bir karar çıktı. Elektrikli araçların pazarda kendisine ciddi bir yer edinmesi halinde Türkiye’nin dış borcu tamamen sıfırlanacak bir boyuta dahi ulaşabilir. Türkiye’de siz bugün bin liralık otomotiv ihracatı yapmak için en az 750 liralık ithalat yapmak durumundasınız ancak elektrikli araçlar için durum böyle değil. Biz ürettiğimiz araçlarda hiçbir konuda dışa bağımlı değiliz. Her şeyi kendimiz geliştiriyoruz. Seri üretimde olması gereken bazı parçaları yurt dışında ürettiriyoruz.

Bunun dışında aracın bütün yazılım ve yüksek teknoloji aksamını kendimiz dizayn edip kendimiz üretiyoruz. Bunu dünyada yapan kimse yok. Aracın beynine sahip olan o araca sahiptir. Seri üretime geçildiği takdirde yurt dışında üretilen parçaların da Türkiye’de üretilmesine talip olan yabancı ve Türk üreticiler de yatırıma hazır olduklarına dair beyanda bulunuyorlar. Hatta bu konuda imzalanan ön protokoller bile var.

Yerli elektrikli araç ve dünyada söz sahibi olunacak bir elektrikli araç teknolojisi sahibi olduğumuzu göstermek için Türkiye olarak önümüzde hala büyük bir fırsat bizi bekliyor. Sahip olduğumuz bu teknoloji ile dünya otomotiv endüstrisinde söz sahibi olmak için bu treni kaçırmamız gerekiyor. Elektrikli araçlar bu yüzyılın teknolojisidir. Elektrikli araç kullanımının yaygınlaşabilmesi için teşvikler büyük önem arz ediyor. Dünyanın her tarafında elektrikli araçlara ciddi teşvikler veriliyor. Tek şartları, yerinde üretim.

Elektrikli araçların vergiden muaf olması, bakım gerektirmemesi ve piyasadaki en düşük yakıt tüketimine sahip dizel araçlara göre 10’da 1 oranında düşük tüketim maliyetine sahip olması ile çok ciddi bir tasarruf imkânı yaratmaktadır. Bunun yanı sıra sahip olduğu teknolojik özellikler sayesinde uzun ömürlü olması, aşınan parçaların minimum düzeyde olması ve ikinci el alım garantisi gibi avantajlar da DMA modellerinin her açıdan kârlı araçlar olduğu gerçeğini ortaya koyuyor. Tabi ki sıfır emisyon ile yüzde 100 çevreci olması da en önemli avantajlarından birini oluşturuyor.

 

Dma_Corolla-2014-(3)

 

 

 

 

Röportaj: Barış Altun

 

 

 

 

Bu haber 1773 kez okundu.
Röportaj - 20:14 A A
BENZER HABERLER

YORUM BIRAK

YORUMLAR

Hiç yorum yapılmamış.